Boşanma insanın hayatında vereceği en önemli kararlardan biridir. Bu nedenle iyi düşünülmeli ve karar verilmelidir. Boşanma konusunda kesin bir karara vardığınız takdirde davayı önce sizin açmanız yararınıza olacaktır. Zira boşanma bir haktır ve kişinin bu hakkını kullanması açacağı dava ile mümkündür.

Anlaşmalı boşanma dışında diğer boşanma sebeplerinde kusur incelemesi yapılır yani evliliğin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşin kusurlu olup olmadığı incelenir. Bir eş dava açtığında, diğer eşin kusurlu olduğunu, diğer eşin davranışları nedeni ile evliliğin yürümediğini iddia etmektedir ve bu hususu ispatlayacaktır. Tam kusurlu eş dava açamaz, açsa da davası lehine sonuçlanmaz, boşanma kararı verilemez. Yani kişi hem eşini aldatıp hem de bu sebeple boşanmak istiyorum diyemez. Dava açma hakkı kusursuz ya da az kusurlu eşe aittir. Dolayısıyla amacınız boşanmak ise davayı kendiniz açmalısınız.

Ayrıca boşanmanın mali sonuçları da bulunmaktadır. Eğer nafaka, maddi tazminat, manevi tazminat gibi talepleriniz var ise davayı sizin açmanız ve taleplerinizi ileri sürmeniz gerekmektedir. Usulüne uygun açılmış bir boşanma davası olmadan bu taleplerinizi elde etmeniz mümkün olmayacaktır.

Burada dikkat edilmesi gereken bir konu da bazı boşanma sebeplerine dayanan davaların süreye tabi olduğudur, yani belirli süre içerisinde açılması gerektiğidir. Örneğin zina nedeni ile açılacak boşanma davasının 6 aylık süre içerisinde açılması gerekmektedir. Bu nedenle hak kaybına uğramamak için boşanma davasını karşı tarafın açmasını beklemek yerine sizin açmanız lehinize olacaktır.